Kassam Tugayları’nın yayınladığı görüntülerde, “düne kadar bir umutları, kimlikleri ve isimleri olduğunu söyleyen esirler şimdi sadece birer rakamdan ibaret olduklarını” ifade etti.

Gazze’deki esirlerin durumunu anlatmak ve seslerini duyurmak için Hamas’a yalvardıklarını ve videoyu çektiklerini söyleyen esirlerden biri, ateşkes anlaşmasından önce yiyecek yemekleri olmadığını ve güvenli yer bulamadıklarını, “En kötüsü de insan ne ölüydü ne de diri.” diyerek anlattı.

Esir sınır kapıları açıldıktan ve ateşkes imzalandıktan sonra Hamas unsurlarının, esirlerin her ihtiyacını gidermeye çalıştığını kaydetti.

“Gerçekten o vakit artık açlık olmayacağını hissetmeye ve nefes almaya başlamıştık. Sona yaklaştığımız o vakitte vurucu darbeyi aldık. 18 Mart’ta İsrail, Gazze’yi havadan vurmaya karar verdi. Bu saldırı bizim sonumuzu getirecek.” diyen esir, daha önce serbest bırakılan esirlerden gösterilere devam etmelerini istedi.

İsrail’in yeniden başlayan saldırılarında ölümü gözleriyle gördüklerini anlatan esir, saldırılar ve sınır kapılarının kapanmasıyla eski aç ve korku dolu günlerine geri döndüklerini dile getirdi.

Diğer esir ise serbest bırakılan esirlerin susturulmasına son verilmesini ve gerçekleri anlatmalarını istedi.

Ohad diye serbest bırakılan bir esire seslenen esir, “Onlara ne yaşadığımızı neden anlatmıyorsun? Burada ne çektiğimizi sen biliyorsun. Savaş ve barış zamanı nasıldı sen biliyorsun. Burada kalmak ne kadar zor biliyorsun. ” ifadelerini kullandı.