Advertisement

ABD’li milyarder Ellison ailesinin medya hamleleri, “İsrail propagandası” endişelerini artırıyor


Tel Aviv merkezli “+972” isimli internet sitesinin haberine göre baba-oğul, Hollywood’dan sosyal medyaya kadar geniş alanda faaliyet gösteren şirketlerle, İsrail odaklı içerikleri güçlendirme hedefi güttükleri gerekçesiyle eleştiriliyor.


Hamas’ı konu alan İsrail yapımı “Red Alert” dizisinin uluslararası dağıtımı için aylarca alıcı bulamayan yapımcı Lawrence Bender, eylülde David Ellison’la karşılaşana kadar olumsuz yanıtlarla karşılaştı.


Skydance Media şirketini babasının finansmanıyla Paramount’la birleştiren David Ellison, dizinin küresel haklarını aldı. Bender, Ellison’un Red Alert’i izledikten sonra “Bunun bir parçası olmak benim için onurdur.” ifadesini kullandığı bir e-posta gönderdiğini aktardı.


Bender, yaptığı konuşmada, stüdyo başkanının “İsrail’e büyük destek veren biri” olduğunu aktararak, Hollywood’da bu kadar hızlı “evet” yanıtı verilmesinin “nadir bir durum” olduğunu vurguladı.


Diziyi tanıtan sunumlarında İsrail Entertainment Fund, projelerinin “algıları değiştirmeyi” amaçladığını belirtirken, Bender da dizinin amacının “İsrail hakkında konuşulanları değiştirmek” olduğunu söyledi.


Hollywood’da Ellison ailesi


David Ellison’ın Tel Aviv hükümeti çizgisine yakın bir yapım için verdiği bu onay, 42 yaşındaki yöneticinin ve dünyanın en zengin isimleri arasında yer alan babasının, televizyon, sinema, haber ve sosyal medya alanlarında kurmaya başladıkları imparatorluğun nasıl şekillendiğine dair önemli bir örnek olarak gösteriliyor.


Bu yıl Paramount’u ve beraberinde CBS yayın ağını 8 milyar dolara satın alan Ellison, ekimde ise “The Free Press”i 150 milyon dolara devralmış, “İsrail yanlısı duruşu” sebebiyle Bari Weiss’i CBS News’ün baş editörü olarak görevlendirmişti.


Ellison yönetiminde Paramount, İsrailli film ve yapımcılara yönelik herhangi bir boykota karşı tavır aldı. Variety’nin haberine göre, Paramount yönetimi “açıkça antisemitik” olduğunu düşündüğü bazı isimleri kara listeye aldı.


Yeni adıyla Paramount Skydance’ın, HBO Max ve HBO’yu da kapsayacak şekilde Warner Bros. Discovery’ye ait varlıkların satışı için düzenlenen ihalede Başkan Donald Trump yönetimi tarafından öne çıkarıldığı belirtiliyor.


İhalede Netflix, stüdyo ve yayıncılık birimlerini satın almak için anlaşmaya vardığını duyurdu. Ancak Paramount Skydance bu düzenlemeye yüksek sesle itiraz ediyor. Trump da son açıklamasında Netflix’in Warner Bros’u satın alma anlaşmasının “bir süreçten geçmesi gerektiğini” ve karara kendisinin de dahil olacağını ifade etmişti.


Tek ailede toplanan medya gücü


Öte yandan Larry Ellison’ın şirketi Oracle ise Beyaz Saray’ın da onay verdiği bir anlaşmayla sosyal medya platformu TikTok’un ABD operasyonlarını devralması planlanan konsorsiyumda yer alıyor.


Bu anlaşmaların hayata geçmesi durumunda modern ABD tarihinde benzeri görülmemiş ölçekte bir medya kontrolünün tek bir ailenin elinde toplanması ve İsrail yanlısı aktörler için geniş ABD kamuoyuna ulaşma konusunda benzersiz bir fırsat yaratılması söz konusu olacağı belirtiliyor.


Ellison ailesinin yıllardır İsrail’e açıktan verdiği destek, sahip oldukları medyanın İsrail yönetiminin lehine kullanılacağı endişelerini de beraberinde getiriyor.


İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, eylülde, TikTok anlaşmasını “şu anda yapılan en önemli satın alma” olarak nitelendirmiş, sosyal medyayı “İsrail’in en önemli silahı” olarak tanımlamıştı.


Oracle’ın TikTok’un algoritmasını ve veri güvenliğini yönetecek olması, milyonlarca genç kullanıcının göreceği içeriklere müdahale imkanı sağlayacağı gerekçesiyle eleştiriliyor. Uzmanlar, bu durumun İsrail karşıtı içeriklerin bastırılmasına zemin hazırlayabileceğini ifade ediyor.


TikTok baskısında “İsrail imajı kaygısı” ön planda


Eski ABD Başkanı Joe Biden, Nisan 2024’te TikTok’un ana şirketi ByteDance tarafından satılmaması halinde ABD’de yasaklanmasını öngören yasa tasarısını imzaladığında, resmi gerekçe, Çin hükümetinin ABD’lilerin verilerine erişebilme ihtimaline dair endişeydi. Ancak ABD’li firmaların devralmasını zorunlu kılan bu yasaya verilen desteğin bir kısmı, TikTok’un İsrail imajına verdiği zarar konusundaki endişelere dayandığı kaydediliyor.


Şubatta Münih Güvenlik Konferansı’nda konuşan eski Cumhuriyetçi Temsilciler Meclisi üyesi Mike Gallagher sunduğu tasarının “7 Ekim’e kadar ölü” olduğunu söylemiş, “İnsanlar platformda bir sürü antisemitik içerik görmeye başladı ve tasarımız yeniden ivme kazandı.” ifadelerini kullanmıştı.


Eski Cumhuriyetçi Senatör Mitt Romney de Mayıs 2024’te, tasarının kabul edilmesinden sonra “Neden TikTok’u ya da benzer platformları kapatmak için bu kadar büyük bir destek olduğunu merak edenler oluyor. TikTok’taki paylaşımlara ve diğer sosyal medya sitelerine göre Filistinlilere yapılan atıfların sayısına bakarsanız, TikTok yayınları arasında bu oran ezici şekilde fazla.” şeklide konuşmuştu.


Larry Ellison’ın İsrail’e açık destek beyanları


Oracle’ın kurucusu Larry Ellison’ın İsrail’le uzun yıllara dayanan yakın ilişkileri dikkat çekiyor.


Ellison, 2007’deki İsrail ziyareti sırasında dönemin Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Cumhurbaşkanı Şimon Peres’le görüşmüş, Gazze sınırındaki Sderot kentindeki bir tesisin güçlendirilmesi için 500 bin dolar bağışta bulunmuştu.


Yıllar içinde İsrailli yetkililerle temaslarını sürdüren Ellison, Netanyahu’nun 2019’daki rüşvet davasında olası tanık olarak da gündeme geldi. Ayrıca İsrail ordusunu “dünyanın en cesur insanları” diye tanımlayarak milyonlarca dolarlık bağış yaptı.


Oracle’da Üst Yöneticilik görevini devralan Safra Catz da İsrail’le yakın bağlarını sık sık vurguladı. Catz, 2021’deki ziyaretinde “Larry ve ben İsrail’e derinden bağlıyız.” derken, Oracle’ın Kudüs’te büyük bir yeraltı veri merkezi kurmasının nedeninin “İsrail’i sevmeleri ve ülkenin buna ihtiyaç duyması” olduğunu belirtmişti.