Adanalı bilim insanı Profesör Doktor İbrahim Tarık Özbolat, kanser hücreleri üzerinde çalışma yürütüyor. Basım tekniğiyle gerçeğe yakın 3 boyutlu kanser dokuları geliştiriyor. Hazırlanan dokular daha sonra canlıya naklediliyor. 

Özbolat, ekibiyle Penn State Üniversitesindeki laboratuvarında organ modelleri üzerine de çalışmalar yapıyor.

Dokular, yeni gelişen tedavi ve terapi tekniklerinde, yeni ilaç üretiminde test amaçlı kullanılıyor. Özbolat ve ekibinin yeni doku çalışmalarında son aşamaya gelindi. Kalp kası, akciğer gibi dokuların kliniğe geçişi 10 yıl içinde olacak.

“13-14 değişik hücre doku üretiyoruz hücrelerle”

Prof. Dr. İbrahim Tarık Özbolat, ”Biyomalzemelerle yani canlıya implant ettiğinde canlının reddetmeyeceği ve vücut içerisinde bozulacak yani vücut içerisinde parçalanacak malzemeleri kullanıyoruz. Bu malzemelerin içerisine biz canlı hücreleri ekliyoruz ve bu canlı hücreler hastalardan direk alınmış primal hücre dediğimiz hücreler de olabilir ya da hastalardan alınmış kök hücre de olabilir. Biz bu hücreleri alıp 3 boyutlu yazıcıyla katman katman basıyoruz” dedi.

Hücrelerle 13-14 değişik hücre doku ürettiklerini belirten Özbolat, şunları söyledi:

“Bu dokular kıkırdak, kemik, deri, damar gibi olup yani kas sistemi dokuları olabilir ya da akciğer gibi karışık bir iç organ olabilir. Tümor modelleri de olabilir. Pankreas modeli de olabilir. Buradaki amaç model gerçek organ. Bunları küçük çipler içerisinde büyütüyoruz. Bunları da çeşitli hastalıkların nasıl geliştiğine dair biyolojik olarak anlamaya çalışıyoruz.”

İbrahim Tarık Özbolat, bilimsel çalışmalarıyla ilgili dünya genelinde konferanslar da veriyor.

Çalışmalarını Türkiye’de sürdürmeye hazırlanan Özbolat, konferanslarında tersine beyin göçünü de ele alıyor.

“Türk bilim insanlarının Türkiye’ye gelmelerini istiyoruz”

Özbolat, ”Doktorasını yeni almış genç bilim adamlarının gelmesini değil aynı zamanda kendini kanıtlamış lider, dünya çapında çalışmalarda bulunan büyük Türk bilim adamlarının aynı şekilde Türkiye’ye gelmelerini istiyoruz. Lider bilim insanları bugüne kadar orada kazandığı deneyimleri Türkiye’ye sadece aktarmayla kalmayacaklar o vizyonu ve düşünce mantalitesini Türkiye’ye getireceklerdir.”dedi.